Yılmaz Ercan

Yılmaz Ercan

15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde şehit oldu.

Mahallesinin “Yılmaz Abi”si. Biraz “ağır abi”ydi. Beş yıllık evli, elektrikçi, evine bağlı, baba olma arzusunda, kendi halinde biri. 15 Temmuz gecesi diğer günlerde olduğu gibi işten geldi. Eşiyle sohbet edip yemeklerini yediler. Kur’ân-ı Kerîm okuyup uyuyacaktı ki, darbe girişimini duydu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı üzerine, “Gün bugündür. Ben hep bu günü beklemiştim. Oyumuzla getirmişiz, kimseyi astırmayız” diyerek sokağa çıktı. Kur’ân’ını da yanına alarak, motosikletine atladığı gibi önce Kısıklı’ya sonra da Köprü’ye gitti. Motosikletiyle hastaneye yaralı taşıdı. Sonunda, hainlerin kontrolündeki tankların üstüne sürdü motorunu. Tankların çelik mermileri, Yılmaz Ercan’ın ise iman dolu göğsü vardı. Ağır yaralandı. Köprü’de bulunan vatandaşlar yaralı bedenini hastaneye ulaştırmak için almak istediler. Hainler yanaştırmadılar. "Eşim, gün ağardığında hala kafasını oynatıyordu. Yaralı haldeyken askerler Köprü’den alınmasına izin vermemişler. Darbecilerin yaptığını Çanakkale'de İngilizler yapmadı” diyor eşi.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü
© 2022 - Tüm hakları saklıdır.