Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınlarında şehit oldu.
On sekiz yaşında. 15 Temmuz gecesi amcası ile satranç oynarken, televizyondan darbe girişimi olduğunu haber aldı. Amcası ve kuzenleriyle birlikte Jandarma Genel Komutanlığı’na gitti. Tankların önüne korkusuzca yürüdü. Olayların alevlendiği noktalardan biri olan Beştepe’ye ulaşalı 15 dakika olmadan darbecilerin kurşunlarına hedef oldu. Amcası Mustafa Perçin, ağır yaralı Resul’ü alıp hastaneye götürmek istedi. Ancak darbeciler Resul’ü almasına izin vermediler. Geç de olsa, yeğenini Turgut Özal Üniversitesi Hastanesi’ne götürdü. FETÖ’yle irtibatlı olan hastane ‘çok kalabalık’ bahanesi ile Resul’ü kabul etmedi. Gazi Üniversitesi Hastanesine götürülürken şehit oldu. Resul Rüstem sık sık, “Askere gidip uzman çavuş olup şehit olacağım” diyordu. “Resul’ün naaşı çok güzel kokuyordu” diyor amcası. “O kokuyu iki yerde almıştım. Bir Uhud şehitliğinde bir de Eyüp Sultan’da.” On sekiz yaşını yeni doldurduğu için beş gün önce ‘fotoğraflı nüfus cüzdanı’ almak için heyecanla fotoğraf çektirmişti. Kendi çektirdiği vesikalık fotoğrafı cenazesine katılanların yakasındaydı.