Mete Sertbaş

Mete Sertbaş

İstanbul/Acıbadem’de şehit oldu.

Kırk dokuz yaşında. Acıbadem Mahallesi muhtarı. Muhtarlığı babasından devralmıştı. Gençliğinde babası Eyüp Sertbaş’ın yanında çalıştı. O yıllarda bilgisayar sistemine geçerek tüm mahalleliyi kaydetti. Bu bürokrasinin en küçük birimi olan mahalle muhtarlığı için çok büyük bir yenilikti. O günlerde muhtarlığa uğrayanların işini kolaylaştırmıştı. Herkesi tanırdı. İsim isim tüm aile fertlerini bilirdi. İşlemler yapılırken, misafirlere çay ikram eder, halini hatırını sorardı. Babasından sonra muhtarlığa aday olunca, mahalleli hiç tereddütsüz onu seçti. O gece mahalle her zamanki gibi değildi. Sükûneti bozan, uğursuz bir hareketlilik vardı. Ne olduğunu anlamak için dışarı çıktı. Mahallesine sahip çıkmak için öne atıldı. TürkTelekom binasını işgalcilerden kurtarmak için yürüdü. Darbecileri çekilmeye ikna etmeye çalıştı. Lakin dinlemediler onu; vurdular. Yoğun kanaması olduğu halde, kiimsenin yanına yaklaşmasına izin vermediler. Kan kaybederken, sadece izlediler. Mete Sertbaş’ı vuran ve tedavisine izin vermeyen hain darbeci whatsapp'tan sürekli olarak diğer darbeci komutanlara, "Havaya değil, halka sıkın, geri durmayın!” talimatları veriyordu. Tankla kaçmaya çalışırken Özel Harekât polisleri tarafından öldürülerek ele geçirildi. Ailesi cenazesine sahip çıkmadı; zelil oldu. Mete Sertbaş izzetiyle kaldı.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü
© 2022 - Tüm hakları saklıdır.