Beytullah YEŞİLAY

Beytullah YEŞİLAY

Genelkurmay Başkanlığı yakınlarında şehit oldu.

Otuz iki yaşında. İnşaat işçisi. Kızı Miray ve eşi Asiye’yi, bayram tatili için memleketleri Erzurum’a yolcu ederken, kızına bol bol sarıldı öptü, kokladı. Eşine bir dolu tembihte bulundu. “Sükûnet ve telaş arası garip bir hali vardı” diyor eşi. Kollarında sıkıca tuttuğu kızını annesine uzatırken “Annene iyi bak kızım!” demişti. O gece ortalık yangın yerine dönmeye hazırlanırken Beytullah telefona sarıldı. Sesindeki heyecanı bastıramamıştı: “Reis-i Cumhurumuzun talimatıyla sokağa çıkıyorum” dedi. Sokağa çıkmasını istememişti Asiye ama biliyordu ki, eşi onu böyle bir durumda asla dinlemezdi. Eşini Allah’a emanet etti, dualar okudu… Gecenin ilerleyen saatlerinde tekrar telefonla irtibat kurdular. “Savaşın ortasındayız” diyebildi. Yutkundu. “Hakkını helal et, sizi önce Allah’a sonra size emanet ediyorum” dedi sessizce. Zaman durdu sanki… Yanında kardeşi ve arkadaşlarıyla Sıhhıye’ye gitmeleri gerektiğine karar verdiler. Hızlı hareket etmeleri gerekiyordu. Bomba sesleri şiddetlenmeye başlamıştı. Genelkurmay’ın önünde vatan müdafaası devam ediyordu. Oraya çevirdiler yönlerini. Ortalık mahşer yeriydi… Önce gökleri yararak gelen o gürültü sardı etrafı. Ardından helikopterden açılan aralıksız ateş… Helikoptere karşı ellerinde var olan tek şey vatan sevgisiydi. Tek silahları yürekleriydi. Gencecik bedeni o çok sevdiği vatan toprağına düştü. Ve hâlâ toprağa emanet.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü
© 2022 - Tüm hakları saklıdır.